BETAM’dan bilim insanlarına “birlikte hızlı tanı kiti üretelim” çağrısı
24 Mart 2020

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Biyomedikal Elektronik Tasarım Uygulama ve Araştırma Merkezi koronavirüse yönelik hızlı tanı kiti geliştirmek için bilim insanlarına birlikte üretme çağrısında bulundu. Merkezin Twitter hesabından yapılan çağrıya olumlu yanıtlar gelmeye başladı.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Biyomedikal Elektronik Tasarım Uygulama ve Araştırma Merkezi (BETAM), koronavirüse yönelik hızlı tanı kiti geliştirmek için mikrobiyolog ve RNA sentezi uzmanlarına “birlikte üretelim” çağrısında bulundu. BETAM Müdürü Doç. Dr. Sadullah Öztürk, gerekli desteğin sağlanmasıyla ilk etapta 10 bin hızlı tanı kiti üretebileceklerini söyledi.

Dünya genelinde Yeni Koronavirüs (COVID-19) hastalığı görülenlerin sayısı 350 bini aştı, 16 bin insan hayatını kaybetti. Birçok ülkede hastalığa ilaç ve aşı geliştirme çalışmaları devam ederken salgının kısa sürede test edilmesine yönelik çalışmalar da büyük önem taşıyor. Ülkemizde birçok firma 60-90 dakika içinde kapsamlı sonuç alınmasına olanak tanıyan tanı kitleri geliştiriyor. Öte yandan daha kısa sürede daha fazla kişiye test yapılarak izolasyonun sağlanmasına imkân veren hızlı tanı kitlerine ihtiyaç artıyor. BETAM da koronavirüsün teşhisine yönelik hızlı tanı kiti geliştirmek için ilk adımı atarak, bilim insanlarını merkez bünyesinde kurulacak ekibe katılmaya davet ediyor.

Davete olumlu yanıtlar aldıklarını söyleyen BETAM Müdürü Doç. Dr. Sadullah Öztürk, “Genom dizilimleri konusunda ve koronavirüs gen dizilimi üzerinde çalışan uzmanlara ihtiyacımız var. Koronavirüs bir organizmadır. Bu organizmaların algılanmasında biyosensörler kullanılır. Mikrobiyolog, RNA veya genom dizilimi konusunda uzmanlaşmış bilim insanları, ilgili virüsün yüksek doğruluk tanımlanması için bize koronavirüsün gen haritasını bildirecek, biz de gen haritasına uygun algılayıcıyı sentezleyerek kiti üretmiş olacağız.” ifadelerini kullandı.

“10 bin tanı kitini 3 günde üretebiliriz”

Bakanlık onaylı laboratuvar imkânının bir firma tarafından kendilerine sağlandığını, biyoalgılayıcı üretimi için gerekli sarf malzemelerinin de hazırda bulunduğunu belirten Öztürk, koronavirüsün genom diziliminde uzman kişilerin ekibe dâhil olmasıyla çalışmalara hızlıca başlayabileceklerini kaydetti.

Hızlı tanı kitlerinin hastalığın tespiti için çok önemli olduğunu bu nedenle merkezin kaynaklarını salgınla mücadele yöntemlerinde kullanmak istediklerini belirten Öztürk, “Ne kadar çok enfekte olmuş hasta tespit edilebilirse izolasyon o kadar çabuk sağlanır ve yayılmanın önüne geçilir. İlk etapta 10 bin adet üretmeyi planladık ancak bu sayının üzerine çıkacağız. 10 bin kitin üretiminin lateral kaplama tekniği ile 3 gün sürmesini bekliyoruz. Her şey yolunda giderse 15 gün içerisinde de dağıtıma başlayabileceğiz.” dedi.

Hızlı tanı kitleri ve özellikle glukoz tabanlı sensörlerin üretimi üzerine uzun yıllardır çalışmalarını sürdüren Sadullah Öztürk, koronavirüs tanısında kullanılacak kitlerin geliştirilmesi için birlikte çalışmanın önemine işaret ederek, “Merkez bünyesinde gönüllülük esaslı bir uzman kadro kurmak istiyoruz. Şu ana kadar 10 kişilik bir ekip oluştu. Üniversitemizdeki akademisyenlerden de destek geldi. Birlikte hareket etmeyi gerekli kılan bir süreç içerisindeyiz. Hastalıkla mücadele konusunda hepimize düşen sorumluluklar mevcut. Ortada bir problem varsa mutlaka çözümü de vardır ve bu çözüme hep birlikte ulaşacağız.” diye konuştu.